Açlik
- İştahımız var diyelim
- Hep taş toprak mı yiyelim.
- Soframda her zaman hava,
- Demir, kömür ve de kaya!
- Dönün açlıklarım, kemirin
- Seslerin çimenini,
- Kahkaha çiçeklerinin
- Emin şen şakrak zehrini.
- Yiyin, kırık çakıl bunlar,
- Bunlar kilise taşları,
- Eski tufanların çakılı şunlar,
- Gri vadilere saçılmıs somunlar.
- Yemiş tavukları, yapraklar altında
- Tükürüyor güzelim telekleri,
- Tükürüyor ve haykırıyordu kurt:
- Ben de perişanım tıpkı kurt gibi.
- Yeşillikler, meyveler
- Devşirilip toplanmayı bekliyor;
- Ama çitler üstündeki örümcek
- Yalnızca mor menekşeleri yiyor.
- Süleyman'ın sunaklarında ben de
- Uzanıp uyusam! kaynasam n'olur!
- Koşuyor damlalar pasın üstünde
- Cédron'a karışıyor.
- Ve sonra, ey mutluluk, ey us,
- gökyüzünden laciverdi ayırdım,
- çünkü lacivert karaya girer
- ve yaşadım katkısız ışığın altın kıvılcımını.
- Seve seve, soytarı
- ve olabildiğince şaşkın bir kalıba giriyordum.
Siir : http://www.kalbimingulu.com
Kalbimingulu Kalplerin ve Sevginin Bulustugu Site
| | |