Kadin sünnetleri insanlarin kendi iradelerini kontrol etmeyi ögrenmek yerine,
zayif olani kontrol altina alma yöntemlerinden sadece biri.
Afrika’nin 29 ülkesinde çesitli yogunluklarla,
çesitli sekillerde uygulanan bu korkunç iskence simdi Nijerya’da kesin olarak yasak.
UNICEF‘in 2013’te yayinladigi raporuna göre 15 ile 49 yas arasinda,
sünnet edilmis 19.9 milyon kadin bulunuyor.
Kadin sünneti hiçbir tibbi yarari olmadigi gibi pek çok saglik sorununa sebep olan,
ve kadinin psikolojisini alt üst eden bir siddet unsurundan baska bir sey degil.
Etiyopya, Misir ve Nijerya, bu uygulamada basi çeken üç ülke.
Neyse ki 5 Mayis’ta Nijerya’da yürürlüge giren İnsanlara Karsi siddet Yasagi Yasasi (2015) sayesinde,
artik Nijerya’da kadinlari sünnet etmek suç sayilacak.
Kadin sünnetleri de erkek sünnetleri gibi oldukça aci verici ve bilinen hiçbir tibbi yarari yok,
üstelik ciddi saglik sorunlarina sebep olmakta.
Sünnetler çogunlukla ilkel metodlarla, bazi yerlerde ise hastanelerde yapilmakta.
Genelde 4 ile 8 yas arasindaki kiz çocuklarina uygulanan bu iskence, bazen jiletler yardimiyla,
bazen kirik cam parçalariyla ve bazen de modern hastane ekipmani ile yapiliyor.
Pek çok seferinde aletlerin tek kullanimlik olmamasi AIDS ve sarilik gibi hastaliklarin yayilmasina sebep oluyor
Sünnet edilen kadinlarin yüzde 15’i ayrica infibulasyon adi verilen korkunç uygulamaya da maruz kaliyorlar.
Firavun sünneti ismi ile de anilan bu uygulamada,
vajinanin dudaklari birbirine dikilerek sadece küçük bir açiklik birakiliyor ve iç derinin de bir kismi siyrilip aliniyor.
İdrar ve regl kaninin bile zorla çikabilecegi açikliklara sebep olan bu yöntem yüzünden,
kadinlar enfeksiyon kapabiliyor ve hatta idrar yollari ve yumurtaliklari iltihaplaniyor.
Sünnetler esnasinda kan kaybindan ölen kadinlara da rastlaniliyor.
Kadin sünnetinin fiziksel etkileri kadar psikolojik etkileri de var elbette.
Böyle bir uygulamaya maruz birakilan kadinlar,
cezalandirildiklarini ve ailelerinin ihanetine ugradiklarini düsünebiliyorlar.
Nitekim zaten, kadini kontrol altina almak ve cinsel açidan etkisiz hale getirmek için yapilan bu uygulama,
tam olarak bir cezalandirma yöntemi.
Hayatlarina çok büyük bir travma olarak kazinan bu olay sonrasi kadinlarda,
uykusuzluk, kendine güvensizlik, istahsizlik veya asiri yeme davranisi ile birlikte,
Sinirda Kisilik Bozuklugu ve ömür boyu süren panik ataklar görülebiliyor.
Diger psikolojik rahatsizliklara da büyük ölçüde yatkinlik göstermeye ve kabuslar görmeye basliyorlar